İNATÇILIK
Hasta basit istekleri (banyo yapmak, ilaç içmek) reddedebilir. Banyo yapmak aynı anda birçok şeyi bir arada düşünmeyi gerektirir. Oysa zihinsel kapasitesi bu işler için yeterli değildir.
- Daha önce bu işi nasıl yaptığını hatırlamıyorsa
- Yetersiz ve beceriksiz görünmek istemiyorsa
- Artık yapmadığı bir şeyi yapmaya çalışıyorsa
- Artık daha yavaş düşünmesine veya hareket etmesine rağmen acele ettiriliyorsa
- Yorgun ve kendini kötü hissediyorsa
- Kendisine çocuk gibi davranılıyorsa
- Üstünde çamaşırları olmadığında kendini emniyette hissetmiyorsa sizinle işbirliğine girmez. Sebebi inat ya da sizinle tartışmak değil yapılması zor bir iş istenmesidir.
BAŞ ETME YÖNTEMİ
- Hastanın sınırlarını bilin. Yapamayacağı şeyler istemeyin. Yapabileceği şeyler bulun.
- Hasta bir şey yapmayı reddederse geri adım atın ve daha sonra farklı bir yaklaşım kullanarak tekrar deneyin. Esnek olun. Genellikle hiçbir şeyin hemen yapılması gerekmez. Sizin duruma uyum gösterme yeteneğiniz hastanızdan daha fazladır.
- Zor işleri yaparken günün ona en uygun zamanını seçin. Örneğin banyoyu uyandıktan sonra değil de kahvaltıdan sonra yaptırabilirsiniz.
- Veya belki tam tersi iyi sonuç erir. Zor işleri hastanın uyku sersemi olup size karşı direnemeyeceği zamanlarda yapmak daha kolay olabilir.
- Hasta için zor sizin için basit olan işi yapmak istiyorsanız niyetinizi önceden söylemek onu endişelendirebilir. Yapılacak işler konusunda doğal davranın. Evin içinde dolaşırken banyoda duruverin ve ‘Benimle gel’ deyin. Bu basit cümle ona banyo yaptırmak istediğinizi açıklamaktan çok daha fazla işe yarayabilir.
- Evet veya hayır şeklinde cevaplanabilecek sorular sormak (banyo yapmak ister misin) yerine ‘Banyo zamanı’ deyin.
- Olumlu pekiştiriciler kullanın örneğin banyo yaptıktan sonra hastanın çok sevdiği bir şeyi beraber yiyeceğinizi söyleyin ve sözünüzü yerine getirin.
- İşleri eğlenceli bir hale getirin. Şayet yüzünüzde endişeli bir ifade varsa hasta nahoş bir tecrübe beklentisi içine girip buna göre davranır.
- Yorgun olduğunda ondan bir şey istemeyin.
- Yapacağınız işleri kolaylaştırın. Her şeyi tek tek yapın. Zor gelen kısımları siz yapın. Telaşlandırmayın, tartışmayın. Sakin güven verici konuşun. Yavaş ve sessiz hareket edin. Basit, tek basamaklı emirler verin ve her bir adımı açıklayın.
- Aşırı sinirli ve inatçı ise ağrısı olup olmadığına bakın. Kızdığınızı ve sinirlendiğinizi belli etmeyin. Onun elini tutun, onu okşayın, sakinleştirin. Durumu anladığınızı ve onu hala sevdiğinizi söyleyin.
- İşleri hep aynı saatte ve aynı şekilde yapın. Yaparken onun sevdiği şarkıları söyleyin.
TEKRARLANAN SORULAR
- Alzheimer hastası bellek bozukluğu nedeniyle aynı soruları tekrar tekrar sorduğunun ya da aynı hareketi tekrarladığının farkında değildir. Tekrarlama anksiyete veya yanlış anlama yüzünden de olabilir.
- Sordukları soru güven telkin etmenizi gerektiren çeşitli endişeler içerebilir. Örneğin ‘Saat kaç?’ sorusunun sebebi bir randevuya gecikeceği endişesidir. Sürekli olarak saatin kaç olduğunu söylemek yerine ‘geç kalmayacağına inandırmak’ daha etkili bir davranıştır.
- Soruları basitçe cevaplayın. Yorulursanız cevabı bir kağıda yazın ve gerektiğinde ona gösterin.
- Tekrarlanan sorunun arkasındaki anlam üzerine odaklanın. Şayet anne babası veya evi için üzülüyorsa anılarını anlattırın ya da bir fotoğraf albümü kullanın.
- Neden kaygılandığını anlayamadıysanız bazı genel sözlerle endişelerini giderin. ‘Üzülme, her şey yoluna girecek.’
- Yukarıdaki çözümler başarısızlıkla sonuçlanırsa soruyu duymazdan gelin. Ancak burada bazı hastalar bir yanıt alamayacağının farkına varıp soru sormayı keserlerken bazıları öfkelenebilir.
- Kendi güvenliğiniz için odayı birkaç dakika terk edin.
TEKRARLANAN HAREKETLER
Tekrarlanan hareketler hastanın kendisini canlı tutma çabası olabilir(Giyinme, soyunma, çekmeceleri toplama/dağıtma).Hasarlı zihnin bir hareketi yaparken ona takılıp kalması ve başka bir harekete geçememesi de olabilir. (Yüzünün sadece bir tarafını yıkama, aynı çamaşırı tekrar tekrar katlama)
- Yıkanmayan yanağı okşayarak onu tekrarlanan hareketten kurtarıp öbür tarafı yıkamasını sağlayabilirsiniz. Belki hasta vücudunun bir tarafını daha az hissetmektedir. Dokunma kelimelerin anlatmaya yetmediği mesajları beyne gönderir. Kaşığı tutmasını isterseniz eline kaşıkla dokunun.
- Size yardım etmesi onu meşgul eder ve ona bir işe yaradığını hissettirir. Yerleri süpürme, tezgah silme, gazeteleri yırtma, tahta zımparalama gibi işler Verin.
- Ellerini duyusal uyarım sağlayan, sünger top, kumaş parçası veya diğer nesnelerle meşgul edin.
- Dikkatini başka yere çekin. Hastanın dikkati bir yere takılıp kalabildiği gibi kolayca başka yere çekilebilir. Dikkat göstermek istemediğiniz şeyleri beynimiz bir süzgeçten geçirir. Böylece önemsiz gürültüleri duymayız. Hastalık bu yeteneği bozduğu için dikkat çevredeki önemi önemsiz her şeye eşit derecede dağılır. Onları azaltırsanız giyinme gibi bir aktiviteye daha iyi konsantre olur. Tekrarlanan hareket kaybolur .
- Aynı anda az sayıda ziyaretçi kabul edin.
- Sakin ve sessiz bir yere ziyarete gidin.
- Televizyon ve radyo dikkatini dağıtıyorsa kapatın.
- Yemek yemeyi ve diğer aktiviteleri insanların daha az oldu ve daha az konuştuğu yerlerde yapın.
- Ağız hareketleri, ağız şapırdatması bir ilacın yan etkisi olabilir. Doktoruna danışın.
Alzheimer Derneği İstanbul’da ücretsiz olarak “Evde Bakım Eğitim Hemşiresi” ile hasta yakınlarına destek veriyor. 0212 220 20 92 ve 0212 224 41 89 numaralı telefonlardan ulaşabilirsiniz.
Bu yazı Alzheimer Vakfı sitesinde yer alan önerilerden derlenmiştir.
Modern insan rekabet ettiği için değil paylaşmayı bildiği için bugüne kadar yeryüzünde hayatta kalmayı başardı. Beğen ve paylaş.